21 Mayıs 2016 Cumartesi

Gün Geceye Battı

"Gün batımını yakalamak istiyorum ben, bulutların üzerinden tabana kuvvet koşarken. Rüzgarın dalgalarında parça parça, seke seke uçarken..."

Aydınlık bir gecede, geceden daha aydınlık bir el uzandı bana. Kelimeler silsilesine sıçramış büyülü hayallerin aktığı, gönlünden çıkardığı kavanozu bana doğru uzattı. Gün batımının her tonu ince ince dans ediyordu içinde.

Biraz turuncu, biraz pembe, azıcık da mor, göz bebeklerime parlıyordu.

Güzel bir yelin çimenlerle çaldığı naif melodileri bozmadan yavaşça bir iki adım adım attı geriye doğru, bakışlarını kalbime çevirdi ve aynı sessizlikle bekledi.

Yavaşça kavanozu araladım. Ruhumu gün batımının hafifliğine karıştırdım, sessizliği aralayıp gökyüzüne salındım. Parmaklarımı göğün akışına bıraktım, renklerine bir renk de ben karıştırdım. Derinlik sarhoşluğunda gözlerimi parçalayıp yakamozlara kattım.

Küçük ışıltılar içinde destanlar müziğin şehvetiyle düştü  yer yüzüne:

"Gün batımı akarmış yıldızlardan gecenin göbeğine, damla damla.
Biraz turuncu, biraz pembe, azıcık da mor karışırmış mavinin kararttığı gök yüzüne.
Toprak göğe olan aşkını kadının saçlarıyla taşırmış, söğüdün yaprakları çamı sararmış.
Ormanın ruhu kapılarını kavanozdaki hayallere aralarmış."

Tüm bu renk şölenini izlerken ayaklarımızı aya doğru uzattık, sırtımızı dayadığımız eski kokan arabadan çalan müzikleri içimize çekerken, daha önce hiç bu kadar tatlı olmayan şarabımızı yudumladık.

Gök delindi, üzerimize aktı. Biz orada boğulmaya razıydık.

16 Mayıs 2016 Pazartesi

Gecelerden bir gece...

Gecelerden bir gece
Tenimin uçsuz bucaksız köşelerine
Ve bedenimin soluksuz kahkahalarla aşık olduğu gözlerle,
Rengini anımsayamadığım, gökkuşağından yapılma bir buse,
Tüm zerrelerime dokunmakla tehdit etmişti beni.

Sevdaya soyunup yıldızları giydim bende
Gecenin çeyreği yarısına koşmadan evvel;
Durdu...
Ve çiçek oldum.
Gökkuşağının her bir renginde açtım
Buseler bir bir damladığında.

Mayhoş bir huzur sağanak bir sarhoşluğa tuttu beni.
Göz kapaklarım dans etmeye başlayan saatin adımlarıyla birleşti
Rüya yelleri esiyorken başımda
Düşlerden uzanan iki kol yorganımdan güzel sardı beni,
Karların ortasında nefes şarkılarla üşümedim.

Tüm zerrelerime dokunmakla tehdit etmişti beni
Ve bedenimin soluksuz kahkahalarla aşık olduğu gözlerle,
Rüya yelleri esiyorken başımda,
Gök kuşağının her renginde açtım,
Gecelerden bir gece...